Ülkemizde eğitim ve öğretim ara tatili 21 Ocak Cumartesi itibari ile başladı. 5 Şubat Pazar günü ise tatilin son günü. Öğrencilerimiz bu ara tatilde dinlenecekler ve yeni döneme dinlenmiş ve hazır olarak gelecekler.
Sadece öğrenciler değil öğretmenlerde tatile girdiler. Ama öğretmenler için aslında tatil değil sadece evlerine çekilme zamanı. Gerçek anlamda tatil yapabilmek için elbette iyi bir bütçe gerekiyor.
Birçok meslektaşım okullarda öğrenciler ile uğraştıkları kadar evde kendi çocukları ile uğraşamıyorlar. Hatta keşke tatil hiç olmasa da evde çocuklarla baş başa kalmasam diyen meslektaşlarım bile var. Bu durumun altında uzun süre maddi sıkıntılar ile mücadele etmenin verdiği bıkkınlık, tatil döneminde ek ders ücreti alamamak, çocukların tatili dolu dolu yaşamak istemesi gibi birçok sebep mevcut.
Bu arada birçok çalışan da ara tatilde çocukları nereye bırakacaklarını şaşırıyorlar. Çünkü okul döneminde en azından akşama kadar çocukları oyalayan bir okul müessesesi ve devlet tarafından ücretleri ödenen üniversite mezunu bakıcılar (biz öğretmenler) vardı. Hele bir de anne ve baba her ikisi de çalışıyorsa vay hallerine.
Bununla birlikte küçük şehirde ara tatil yapmanın avantajları da var. En azından eş, dost, akraba, komşuluk ilişkileri büyük şehirlere göre daha gelişmiş ve güvenilir oluyor. Kuzenleri ile birlikte kalan veya komşunun çocukları ile gününü geçiren çocuklar günün nasıl geçtiğini bilmiyorlar.
Her hâlükârda ara tatil birçok aile için tatil olmaktan çıkıyor ve eziyete dönüşüyor. Ebeveynlerin de tatil yapması sağlanabilse zorun bir nebze çözülecek. Hele öğretmenlerin tatil ücretsiz veya düşük ücretli tatil yapmaları sağlanabilse ne kadar güzel olacak.
Tatilinizi keyifle geçirmeniz dileğiyle.
tatil yapmak bizim neyimize, para yok ki tatil yapalım. şöyle kafa dinleyelim. varsa yoksa pc, tv.
tatil sadece para ile olmaz. en azından işlere 1 hafta ara vermek bile tatil gibi gelir.
Bu dediklerinizin yanı sıra, tatil süreleri de uzatılmalı. Babalık izni, evlilik izni gibi izinler de çok az.