Merhaba Değerli Okuyucularım. Bu yazımda gelecekte mesleklerini seçerken öğrencilerin yaşadığı sıkıntılardan ve bu sıkıntıların sebebi olan ve kendime hep sorduğum “Ebeveynlerin Kaygılarının Sonuçlarını Çocuklar Yaşamak Zorunda mı?” sorusundan ve ebeveynlerin kaygılarından bahsetmek istiyorum.
Uzun yıllardır meslek liselerinde görev yapan bir öğretmen olarak çok sık karşılaştığım sorunlardan birisi okuduğu alanı sevmeyen meslek lisesi öğrencisi portföyüdür.
Bu sorunu açmadan önce öğrencilerin okul seme yöntemlerinden bahsetmek istiyorum. Öğrenciler ortaokul son sınıfta girmiş oldukları TEOG sınavından aldıkları puan neticesinde okullarındaki rehber öğretmenler, idareciler, ebeveynler veya herhangi bir kişinin yönlendirmesi ile yapmış oldukları tercihler neticesinde liseye yerleşirler.
Burada Sorun Ne?
- Öğrenciler bu tercihleri yapana kadar geçen süreçte sağlıklı olarak mesleki rehberlik almamış oluyorlar.
- Bununla birlikte ebeveynlerin çevreden edindikleri sağlıksız bilgiler ile hatalı tercih yapıyorlar.
- Ortaokulda birlikte okuduğu arkadaşlarından etkilenip ilerde severek yapmayacakları meslek ile ilgili okullara kayıt yaptırıyorlar.
- Mesleki yönelim testleri ile öğrencilerin mesleki yönelimleri yeterli seviyede ölçülmüyor.
- Meslek liselerinden üniversitede ilgili alana geçişlere daha fazla teşvik gerekiyor. Örneğin Tıp fakültesine sadece sağlık meslek lisesinden gidilebilmesi, makine mühendisliğine sadece makine, torna tesviye gibi bölümlerden gidilebilmesi gibi meslek liselerinin daha popüler olmasını sağlayacak yaptırımların uygulanması da meslek tercihlerinin daha sağlıklı yapılmasında etken olacaktır.
- Meslek liselerinin kontenjanlarındaki dağılımların sektörün ihtiyacına göre sağlıklı belirlenememesi de öğrencilerin istedikleri alanda eğitim almasına engel olmaktadır.
- En büyük sorun ise Ebeveynler çocuklarının gelecekte ekonomik sıkıntılar çekmesini istemedikleri için tercih anında popüler olan ama öğrenciye uygun olmayan alanlara yönlendirmeleri.
Çözüm Önerileri Neler?
- Öğrencilerin mesleki yönelimlerini iyi tespit etmeliyiz.
- Öğrencilerin sevdikleri meslekleri yapmalarına izin vermeliyiz.
- Ebeveynlerin kaygılarından çok bilimsel olarak sürece yaklaşmalıyız. Gelecekte sektörün durumu nasıl olacak? Neden, nasıl, ne zaman gibi sorularla meseleyi anlamaya çalışmalıyız.
- Vatandaşlar olarak meslek liselerini sorun yuvaları olarak değil de devletin geleceğini şekillendirecek okullar olarak görmeliyiz.
- Çocuklarımıza okuma alışkanlığını kazandırmalı, merak duygusunu her daim yaşamasını sağlamalıyız.
- Mesleki Rehberlik ile ilgili oldukça hızlı, bilinçli ve yoğun bir çalışma yapıp öğrencilerin sağlıklı bilgilendirildiklerinden emin olmalıyız.
Mesleki eğitimin devletimizin en önemli meselesi olduğunu unutmadan bu konuda dertlenecek ve kendisini gönüllü olarak vazifelendirecek gönüllülere her zaman ihtiyacımız olacaktır.