Ortaöğretim kurumlarında eğitim hizmeti alan öğrencilerin başarılarını artırabilmek adına Milli Eğitim Bakanlığımızın başlatmış olduğu yetiştirme ve destekleme kursları süreci okullarımızda uygulanmaya devam etmekte. Bu süreç dahilinde öğrenciler en fazla 3 dersten olmak üzere öğretim programlarında belirtilen derslerden kursa katılabiliyor. Kendi okulları dışında da başka okullarda açılan kursları da tercih edebiliyor.
Yetiştirme ve destekleme kurslarının vizyon ve misyonu öğrencilerin ve öğretmenlerin adına oldukça faydalı. Hatta ülkenin geleceği adına daha bilgili, kendini daha iyi yetiştirmiş bir gençliğin yetişmesi oldukça güzel hayaller. Bununla birlikte okullarda kurs açan öğretmenlerin bütçelerine de yasal yoldan destek sağlanmış oluyor.
Bu uygulama kağıt üzerinde oldukça sağlıklı yürüyor görünse de, uygulamalarda bir çok sıkıntı ile karşılaşılmakta. Örneğin bir öğretmen rehberlik yaptığı sınıfındaki bütün öğrencileri iradeleri dışında kendi kursuna yazabiliyor. Bu durumda öğrenci sağlıklı bir şekilde tercih yapmadığı için ihtiyacı olan dersi değil de sınıf rehber öğretmeninin zorladığı dersi seçmiş oluyor. Bununla birlikte bazı öğretmenlerde e-okul sisteminden öğrencilerin kimlik numaralı listelerine ulaşıp onları öğrencinin haberi bile olmadan kursa kaydedebiliyor. Amaç daha fazla gelir elde etmek mi yoksa dersin anlaşılabilirlik seviyesini artırmak mı sizin takdirinize bırakıyorum.
Öğrencilerin bazılarının da bu kurslar hakkında serzenişlerine şahit olmuşluğum var. Mesela öğretmenin dersinde zaten anlamadıklarını, kursta da aynı öğretmenden ders alınca bir şeyin değişmediğini belirtiyorlar. Öğretmenlerin kendi okulları dışında kurs vermeye zorlanmaları yönünde bir çalışma yapılması daha sağlıklı olacaktır diye düşünüyorum.
Öğrencilerin büyük bir kısmı yetiştirme ve destekleme kursları hakkında yeterince bilgi sahibi değiller. Bu konuda okul rehber öğretmenlerinin öğrencilere seminerler düzenlemesi ve okul idarecilerinin de öğrencilerin bilgi sahibi olması yönünde çalışmalar yapması gerekiyor.
Bu kurs sistemi eğitim ve öğretim alanında pozitif anlamda değer katabilecek bir süreç ve iyi değerlendirilirse ülkemiz adına faydalı olacağı kanısındayım. Devletin hiçbir işini çalışanın vicdanına bırakmaması gerektiğine inanan birisi olarak denetim mekanizmasının zayıflığı eğitim kalitesini düşürmekte. Kamu çalışanları yaptıkları icraatların hesabını vermeliler. Bu konuda devletimizin gereğini yapacağını düşünüyorum.