Öğrenciler Öğretmenden Ne İster?

Merhaba değerli okuyucularım.  2000 yılından beri Türkiye’nin farklı yerlerinde öğretmenlik mesleğini icra eden birisi olarak öğrencilerin bu öğretmenlerden ne istediklerini, ne beklediklerini, yada ne istemediklerini anlamaya çalıştım. Aslında anlamak çok ta zor değil. Ve biliyorum ki az bir çaba ile ülkemizin öğretmenleri de benim anladıklarımı anlayacaktır.

Beni Dinle.

Öğrencilerimin sessiz çığlıklarını yazıya dökmelerini istediğimde en çok dinlenmek istediklerini anladım. Dinlenmekten kasıt birilerinin onları dinlemesi tabii ki. Hemen hemen hepsi bunu dile getirdiler. Bizden yapmamızı istedikleri yorum yapmadan, nasihat vermeden, saçma da olsa onlerı dinlememiz.  Dinlerken, göz temasını sağlamazsanız oldukça iyi anlıyorlar dinlemediğinizi.

Bana şefkat göster.

Genelde meslek liselerinde  çalıştığım için karşılaştığım problemli öğrenci sayısı oldukça fazlaydı. Bunların bir çoğu da anne yada baba sevgisinin tam tadamamış öğrencilerdi. Bana sevgi ve şefkat göstermenizi istiyorum diyenlerin sayısı hiç te az değildi. Bunu direkt olarak söylemeseler de kullandıkları cümleler, yada aile görüşmelerim öğrencilerimi anlamamı sağladı.

Bana örnek ol.

Anne ve baba rol modellerinden birisinin eksikliği, öğrencilerin bu eksikliği başka birinden telafi etme ihtiyacı duymalarına sebep olmakta.  Bu bağlamda benim bazı davranışlarımın öğrenciler arasında rağbet gördüğünü gözlemlemem, öğrencilerimi daha iyi anlamama yardımcı oldu.  Hatta okulun  dışında sigara içen öğretmen arkadaşlarımın sigarayı tutuş şekillerini bile yanlış da olsa tekrar eden öğrencileri gözlemledim. Bu konuda en fazla örnek alınan taraf şu: Öğrenciler dersine zamanında girmeyen öğretmenin dersine bilerek geç kalıyorlar. Yada öğretmen ders işlemiyorsa eğer öğrenciler de hazırlıksız geliyorlar. Öğretmen istikrarsız ise öğrenci de istikrarsız.

Bana severek anlat.

Öğrencilerimin dert yandığı bir diğer konu ise öğretmenlerinin dersi severek değil de sanki borç veriyormuş gibi anlatmaları.  Branşımızın müfredatındaki konulara çalışmadan geldiğimizde, derse hazırlıksız olduğumuzda ya da psikolojik olarak derse hazır olmadığımızda bile öğrencilerimiz bunu seziyor ve algılarını kapatabiliyorlar.

Öğrencilerinin durumlarını anlayan ve ona göre kendini derse hazırlayan öğretmen dersinde başarılı olduğunu farkedecektir. Bu onu iyi kaba tabirle baba öğretmen yapar.

Sonuç olarak bu yazıda amacım öğretmenleri eleştirmek değil. Biz öğretmenler de insanız, okul dışında da bir hayatımız var. Zaten öğretmenlik mesleğinin en zor tarafı özel hayatının iş hayatına olan etkisini en aza indirebilmek.  Bunu başaranlar zaten hep parmakla sayılacak kadar azdır.

Keyifli ve başarılı bir hayat dileği ile.

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.